Gönderen Konu: DİNLE NEYDEN  (Okunma sayısı 1630 defa)

  • Usta
  • *
  • Konu Sahibi
  • İleti: 125
  • Konu Sayısı: 42
  • Teşekkür Puanı : 0
  • forumsonbahar
DİNLE NEYDEN
« : 09 Mayıs 2017, 14:37:07 »




DİNLE NEYDEN

Dinle neyden, zîra o, bir şeyler anlatmada, ayrılıklardan şikâyet etmededir.
Ney der ki: “Beni kamışlıktan kopardıklarından beri iniltim, kadın ve erkek herkesi ağlattı.”
“Ayrılık, bağrımı parça parça eylesin tâ ki aşk derdini anlatabileyim.”

“Her kim aslından uzak ve ayrı olursa o, kavuşma zamanını bekler durur”.
“Ben ki her meclisin ağlayanı, iyilerin de kötülerin de arkadaşıyım”.
“Herkes kendi zannınca bana dost olur, sohbetimden bir şeyler öğrenmek ister”.

“Gerçi sırrım, feryâdımdan uzak değil, lakin her göz ve kulakta bunu sezecek nûr yok”.
Can ve ten birbirinden gizli değildir. Fakat canı, görmeye izin yoktur.

Ney’in sadası ateş oldu, onu hava sanma. Kimde bu ateş yoksa yazıklar ona.
Ney’in te’sîri, aşk ateşinden; şarâptaki hâl, aşk coşkunluğundandır.

Ney, sevgiliden ayrılmışa dert ortağı oldu. Kavuşmaya mani olan perdeleri parçaladı.
Ney gibi bir zehir ve panzehir, ney gibi bir dost ve âşık olamaz.

Ney, kan dolu bir yoldan haber verir. Mecnûn’un aşk hikâyesini anlatır.
Akıl esrarının sırdaşı âşıklardır. Dile kulaktan başka tâlip yoktur.

Günler derdimizden uzar ve yanıp yakınmaya arkadaş olur.
Günler geçerse gam değil. Ey tertemiz dost, sen ebedî ol.

Deniz, balığı suya kandıramaz. Nasîbi olmayana gün uzun gelir.
Ham olan hiç pişmişin hâlinden anlar mı? Bunun için sözü kısa kesmelidir vesselâm.

Ey oğul, bağını kes kurtul, gümüşe, altına esâretin ne vakte kadar?
Testiyi denize daldırsan bir günlük rızıktan fazlası kısmet olmaz.
Harîsin göz testisi dolar mı? Kanâatsiz sedefte inci olmaz.
Aşktan her kimin elbisesi parça parça olmadıysa o, kötülüklerden, hırstan, kibirden temizlenmemiştir.

Ey bizim tatlı aşkımız, ey bizim hastalığımızın tabibi şâdol.
Ey aşk, bizim kibir ve azametimizin, şerefimizin devâsı, Eflâtun’umuz ve Câlînus’umuz sensin.
Topraktan olan beden aşk ile yüceldi. Bu tesirle dağ bile coşup oynadı.
Vuslatın ışığı tûru nûrla doldurdu. (Tûr sarhoş oldu) ve Mûsa da düşüp bayıldı.

Eğer ben bir dost bulsaydım, ney gibi sırrımı ifşâ ederdim.
Dostundan ayrılan, ne kadar konuşsa da o, yine dilsizdir.

Gül gidince gülistan zevki ve inleyen bülbülün feryâdı kalmaz.
Her şey sevgiliden ibâret, âşık bir perde, sevgili daima diri ve âşık ölü.
Her kim aşk ile yanıp tutuşmamışsa o, uçamayan kanatsız bir kuş gibidir.
Sevgilinin nûru erişmezse akla bir nefes yer kalır mı?
Aşk bu sırrın yayılmasını ister. Temiz olan aynaya bak nasıl gammazdır.
Senin gönül aynan sırrını fâş etmiyor. Çünkü o, tozdan arınmış değil.
Gönül kirden, süsten temizlenirse, Hak güneşinin nûru orada parıldar.

Ne olur bizi dinleyen dostlar olsa. Zîra bu destan bizim hâlimizin hikâyesidir.


Mevlana Celaleddin RÛMİ
« Son Düzenleme: 09 Mayıs 2017, 14:40:32 Gönderen: Güzsavar »

Konuyu sosyal ağlarda paylaş

Ana sayfaya dön

  • Kurucu
  • Profesyonel
  • *
  • İleti: 11303
  • Konu Sayısı: 405
  • Teşekkür Puanı : 1563
  • forumsonbahar
Ynt: DİNLE NEYDEN
« Yanıtla #1 : 11 Mayıs 2017, 00:46:28 »
emeklerine sağlık 


Etiket: